Hal böyle iken onlar, gaflet içinde yüz çevirdiler. rüyada gardrop görmek. enbiya suresi türkçe 1. ikterabe lin nâsi hisâbuhum ve hum fî gafletin mu’ ridûn ( mu’ ridûne).
lâhiyeten kulûbuhum ve eserrûn necvellezîne zalemû hel hâzâ illâ beşerun mislukum, e fe te’ tûnes sihre ve entum tubsırûn ( tubsırûne). ayet ( meâlleri kıyasla) : ve lehu men fîs semâvâti vel ard ( ardı), ve men indehu lâ yestekbirûne an ıbâdetihî ve lâ yestahsirûn ( yestahsirûne).
insanların hesaba çekilecekleri ( gün) yaklaştı.
sen, varislerin en hayırlısısın, demişti. kalpleri hep eğlencede ( gaflette), hem o zalimler şu gizli fısıltıyı yaptılar: bu ( muhammed), sizin gibi bir beşer olmaktan başka nedir ki!
rablerinden kendilerine ne zaman yeni bir ihtar gelse, onlar bunu, hep alaya alarak dinlerler. semalardaki ( göklerdeki) ve arzdaki ( yerdeki) bütün kişiler, o’ nundur. hani o, rabbına niyaz etmiş ve rabbım; beni tek başıma bırakma. başka konular yanında bilhassa bazı peygamberler ve onların kavimleriyle olan münasebetlerinden bahsettiği için enbiyâ ( peygamberler) sûresi adını almıştır. ve o’ nun katında olan kişiler ( huzur namazını kılanlar), o’ na ibadet etmekten kibirlenmezler ve onlar yorulmazlar.
insanların hesaba çekilmeleri yaklaştı. harran nerede. enbiya suresi arapça ve türkçe oku 1. 21/ enbiyâ suresi- 19. ma ye’ tihim min zikrin min rabbihim muhdesin illestemeuhu ve hum yel’ abun. zekeriya da rabbine: - rabbim, beni tek başıma bırakma, enbiya suresi oku sen mirasçıların en iyisisin, diye yalvarmıştı. enbiyâ sûresi, 112 ( yüzoniki) âyettir ve mekke' de nâzil olmuştur.
zekeriyya' yı da an. hani o: " ya rabbi, beni evlatsız, tek başıma bırakma ki ( lütf edeceğin evladım) bana. lahiyeten kulubuhum ve eserrun necvellezine zalemu hel haza illa beşerun mislukum, e fe te’ tunes sihre ve entum tubsırun. ikterebe lin nasi hisabuhum ve hum fi gafletin mu’ ridun. mâ ye’ tîhim min zikrin min rabbihim muhdesin illâstemeûhu ve hum yel’ abûn ( yel’ abûne). rahman ve rahim olan allah' ın adıyla 1. sayfa bismillahir rahmanir rahim. hâlbuki onlar gaflet içinde yüz çevirmekteler.